7 Şubat 2015 Cumartesi

Doruk 1 Yaşında

Bir an önce benimdin, bir an sonra sen oldun. 

Sen daha doğmadan önce, senin varlığını öğrendiğim anda seni bir birey olarak kabul ettim. Bunun için büyümeni beklemek kadar büyük bir haksızlık olamazdı çünkü. Hiçbir zaman benim olmayacağını biliyordum, bu yüzden benim olduğun o 9 ay çok ama çok kıymetli, çok ama çok özel benim için.

Sonra doğdun, dünyayı kucaklayarak doğdun hem de. Çok cesurdun. Belki bir daha asla benim olmayacaksın ama iyi ki doğdun, iyi ki sen oldun. Benim değildin artık ama iyi ki biz olduk birlikte.

Anne olmadan bilemezsin diye bir laf var bebeğim. Gerçek. Anne olsan da anlatamazsın bir de, bunu gördüm seninle. Seni ne kadar sevdiğimi anlatamam mesela, anne olmanın neler hissettirdiğini, minik bir adamın hayatıma girip bana neler yaptığını, beni nasıl değiştirdiğini ve bunların ne kadar mükemmel olduğunu anlatamam. Anlatmayı denemeyeceğim o yüzden. 

'Sen' olduktan sonra birlikte geçirdiğimiz 1 yıl... Yan yana, dip dibe olduğumuz, bir daha asla bu kadar yakın olamayacağımız 1 yıl... Bu kadar ilki yaşayamayacağımız, senin hatırlamayacağın ama benim asla unutamayacağım 1 yıl... 9 ay + 1 yıl işte! Benim için en özel, en güzel zamanlar. 

Bana ihtiyacın olduğu sürece yanında hatta dibinde olacağım. Bana ihtiyacın olmadığını düşündüğün ama aslında yanıldığın aşılması zor zamanların gelecek, o zamanlarda ise en yakınında olacağım. Sonra bana ihtiyacın kalmayacak ve ben sadece senin istediğin kadar yakın olacağım ama sen istesen de istemesen de hep arkanda kalacağım. Ve bu yılların hiçbiri ilk 1 yılımız gibi olamayacak. Bu yüzden bu 1 yılın geride kalması mutlu olduğu kadar hüzünlü de benim için.

Sarı kafam, bal kafam, en kıymetlim doğduğun gün kimsenin değil (benim bile) kendi hayallerinin peşinden koşmanı diledim. Bugün 1 yaşındasın ve ben senin için yine aynı şeyi diliyorum. Seni seviyorum bebeğim.


                / Open up your door and breathe free! Open up your door and be like you! /

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder